Eski HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Aydınlık muhabiri Füsun İkikardeş‘in sorularını yanıtladı.
Kobani soruşturması nedeniyle misyonundan alınan Kars Belediye Lideri Ayhan Bilgen‘in partiye yönelik tenkitleri hatırlatılan Tan, “Ayhan Bilgen’den sonra siz de HDP’ye tenkitlerinizi lisana getirmeye başladınız. Yeni olan nedir?” biçimindeki soruya şu karşılığı verdi:
“Benim açımdan yeni değil. Ben 10 yıldır emsal tenkitleri getiriyorum: Silahla demokrasi yan yana olmaz. HDP, ya PKK’nın sürdürdüğü siyaseti sürdürecek ya da kâfi diyecek. Bugün demokratik ülkelerde silahla, şiddetle, terörle varılacak bir yer yok.”
Sohbetin devamında İkikardeş’in yönelttiği sorular ve Tan’ın bunlara verdiği karşılıklar şöyle:
– HDP’nin PKK ile alakası, dahası Kandil’den yönetildiği biliniyor. Siz de katılıyor musunuz bu saptamaya?
Birtakım şeyler biliniyor tabi… Herkesin bildiği, ayyuka çıkmış, büsbütün ortaya çıkmış şeyleri gizlemeye çalışanlar da var. Ancak bunları devlet de biliyor! Herkesin telefonu dinleniyor, takip edilyor vs. Partiyle PKK ilgisi bâtın gizli bir konu değil. Bunu devekuşu üzere kafayı toprağa gömerek gizlemeye çalışmak beyhude.
– HDP milletvekiliyken de biliyor muydunuz?
HDP safındayken de biliyorduk. Yalnızca ben değil, merhum Şerafettin Elçi de biliyordu, öbürleri da…
– O vakit da bu türlü düşünüyordum dediniz, ne umuyordunuz?
Açılım sürecinde de ondan evvel de demokratik çaba vereceğiz, dedik. Demokrasi platformu olarak girdik. Her seferinde bu kelamlar yenildi yutuldu. Biliyorsunuz, en son 2018’de de Noter huzurunda tasdiklidir, partiden istifa ettim.
– Miilletvekili isimlerini, belediye liderlerini, meclis üyelerini daima Kandil’in belirlediği de bildiğiniz şeylerden mi?
Buna yanıt vermem siyaseten şık değil. Fakat herkes bu alakayı biliyor. Başta devlet olmak üzere.
– HDP hiç Türkiye partisi oldu mu?
Evvel Türkiye partisi tarifi yapalım. Türkiye partisi demek, Türkiye’nin eğitim sıkıntısıyla, sıhhat, iktisat, dış siyaset, kalkınma sıkıntılarıyla, İslami meselelerle, hulasa Türkiye toplumunu ilgilendiren bütün meselelerle ilgili tahlilleri olan parti demek. HDP bunu yapamadı. Fakat CHP de yapamadı, MHP de yapamadı.
– HDP’nin Türkiye Cumhuriyeti devletini bırakın güçlendirmeyi, yıkmak stratejisi var. Buna katılır mısınız?
Bunlar Türkiye Cumhuriyeti devletinin sorunu. TC devletini güçlendirmek demek, bütün katmanlarına inmek demek! HDP bunu yapamamıştır. HDP marjinal sol dışında Türkiyeli tanımıyor. Hani derler ya, eski İstanbul bıçkınları, kargadan diğer kuş akaretlerden diğer yokuş tanımam, dermiş. O hesap! Türkiye Cumhuriyeti devletini zayıflatmak! Bu derece bir cümle kurmuyorum.
– ABD ile alakaları için ne dersiniz? En başından beri daima yakın alaka içinde oldular. Son olarak PKK/YPG/PYD konusunda ilgi alenileşti. Buna da marjinal bir kümeyle münasebet diyebilir miyiz?
ABD ile herkesin bağlantısı var. Recep Tayyip Erdoğan da seçilmeden evvel ABD’ye gitti, Kemal Kılıçdaroğlu da. Herkesin NATO ile ABD ile münasebeti var, bu bir Türkiye klasiğidir. Lakin iki türlü olabilir: Ya FETÖ’de olduğu üzere beşinci kol yahut üçüncü kol görevi mi görür yoksa bir diyalog içinde mi yürütülür, o değişiyor.
– HDP’nin ABD ile alakası hangi boyutta? Beşinci kol denemez mi?
Sağlıklı bir duruşu yok. Emperyalist görüyorsanız tutumlu durun. Emperyalist görmüyorsanız açıklayın.
Bir Cevap Yaz